ISSN: 2791-7460
Volume : 3 Issue : 2 Year : 2023

Makaleler Açık Erişimlidir ve Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile Lisanslanmaktadır.

COĞRAFYA, PLANLAMA VE TURİZM STÜDYOLARI - GPT-Studios: 3 (2)
Cilt: 3  Sayı: 2 - 2023
KAPAK
1.
Cover Page
Mehmet Şeremet
Sayfa 76
Makale Özeti |Tam Metin PDF

EDITÖRYAL
2.
Editorial
Mehmet Şeremet, Emine Cihangir, Kübra Cihangir Çamur
Sayfalar 76 - 82
Makale Özeti |Tam Metin PDF

TAM SAYI
3.
Aralık 2023 Tam Sayı Dosyası
Full Version of the December Issue
Mehmet Şeremet
Sayfalar 76 - 175
Makale Özeti

ARAŞTIRMA
4.
Slow Food Hareketi Üzerine Etnografik Bir Araştırma: İzmir/Çeşme Germiyan Köyü Örneği
An Ethnographic Research on Slow Food Movement: The Case of Germiyan Village in Çeşme/İzmir
Merve Zengin, Mehmet Şeremet
doi: 10.5505/gpts.2023.46320  Sayfalar 83 - 96
Bu araştırmanın temel amacı, Germiyan Köyü'nde turizmin Slow Food Hareketi aracılığıyla gelişimini ve tarım toplumundan hizmet üreten turizm köyüne dönüşüm sürecini etnografik açıdan eleştirel bir biçimde incelemektir. Bu bağlamda yerel halkın bu sürece yönelik deneyimleri ve günlük yaşam pratikleri nitel bir paradigmayla analiz edilmektedir. Nitel verilerin toplanmasında Germiyan köyünde yaşayan 42 kişiyle yüz yüze derinlemesine görüşmeler ve 2018-2019 yılları arasında dört ay süren etnografik gözlemlerden yararlanılmıştır. Bu araştırma kapsamında çeşitli sonuçlar ortaya çıkarılmış olup bunlardan en önemlisi Slow Food Hareketi'nin turizmin gelişmesine ve çeşitlenmesine önemli katkılar sağladığı ve yerelde önemli fırsatlar yarattığıdır. Ancak Slow Food köyü olarak sürdürülebilir hale getirilemeyeceği noktasında metalaşan yerel kültürel değerlerin ortak hedeflerin önüne geçtiği, metanın bir pazarlama aracı olmaktan çıkıp bir amaç haline geldiği sonucuna varılmıştır. Bu durumun sonucunda Slow Food Hareketi'nin temel ilkelerine uymamakta ve bazılarının ders çıkarabileceği bir başarısızlık sürecine doğru yönelmektedir. Bu başarısızlık sürecini ortadan kaldırmak amacıyla yerel halkın edindiği bilginin sosyo-kültürel birikimiyle yeniden üretilmesi ve sürdürülebilir turizm odağına dönüştürülmesi konusundaki başarı örnekleri de tespit edilmiştir.
The main purpose of this research is to critically examine the development of tourism in Germiyan Village through the Slow Food Movement and the process of transformation from an agricultural society to a service-producing tourism village from an ethnographic perspective. In this context, the experiences and daily life practices of the local people towards this process are analysed with a qualitative paradigm. Face-to- face in-depth interviews with fourty-two people living in Germiyan village and four months of ethnographic observations between 2018 and 2019 years were utilised to collect qualitative data. Within the scope of this research, various results have been revealed, the most important of which is that the Slow Food Movement makes significant contributions to the development and diversification of tourism and creates important opportunities locally. However, at the point that it cannot be made sustainable as a Slow Food village. It has been concluded that commodified local cultural values override common goals, and the commodity has become a goal rather than a marketing tool. As a result of this situation, it does not comply with the main principles of the Slow Food Movement and is directed towards a failure process which might some people learn some lessons. In order to eliminate this failure process, success examples of the reproduction of the knowledge gained by the local people with their socio- cultural accumulation and its transformation into a sustainable tourism focus have also been identified.

5.
Kooperatif Konutlarındaki Mekânsal Değişimin Değerlendirilmesi: Afyonkarahisar Örneği
Evaluation of Spatial Change in Cooperative Housing: The Case of Afyonkarahisar
Özlem Kurtuluş, Berna Güç
doi: 10.5505/gpts.2023.20592  Sayfalar 97 - 113
Toplumlardaki sosyal, kültürel, teknolojik ve politik değişimlerden etkilenen ve şekillenen konut, zaman zaman bir sorun haline gelmiş ve bu sorununun çözümü için farklı dönemlerde farklı konut türleri ortaya çıkmıştır. Kooperatif konutları bu soruna sunulan önemli çözümlerden biridir. Bu konut türü bir konut sorununa çözüm olmasının yanı sıra dönemin konut tasarım anlayışını ortaya çıkarmada da önemli bir örnek teşkil etmektedir. Bu çalışmada bir Anadolu kenti olan Afyonkarahisar'da 1970-2000 yılları arasında inşa edilen 20 kooperatif konutu üzerinde incelemeler yapılmıştır. Afyonkarahisar kentinde kooperatif konut gelişiminin Türkiye'deki diğer büyük kentlerle karşılaştırıldığı ve kültür başlığı altında mahremiyet kavramının vurgulandığı bu çalışmada, plan tipolojilerindeki farklılık görünürlük grafiği analizi ile incelenmektedir. Sonuç olarak konut sorununa çözüm olarak başlayan konut kooperatiflerinin Afyonkarahisar ilinde Ankara'dan 20 yıl farkla, ancak benzer dönemlerle takip edildiği tespit edilmiştir. Bu çalışmada ayrıca kat planlarındaki özel/kamusal ayrımı analiz edilerek, camekan kapıları ve sirkülasyon diyagramları üzerinden mahremiyet kavramı araştırılmıştır. Sonuç olarak seçilen örnekler kapsamında, Afyonkarahisar'daki konut kooperatiflerinde 1980 yılından sonra camekan kapı kullanımının daha az yaygınlaştığı, sirkülasyon şeması kapsamında ise ortak ve özel alanların ayrılması sağlanarak sadece misafirler için değil, evin kullanıcıları arasında da bir ayrıştırmanın yapıldığı görülmüştür.
Housing, which is affected and shaped by social, cultural, technological and political changes in societies, has become a problem from time to time, and different types of housing have emerged in different periods to solve this problem. Cooperative housing is one of the important solutions offered to this problem. In addition to being a solution to a problem, this type of housing constitutes an important sample in revealing the housing concept of the period. In this study, investigations were made on 20 cooperative houses built between 1970-2000 in Afyonkarahisar, an Anatolian city. In this study, in which the development of cooperative housing in Afyonkarahisar city is compared with other big cities in Türkiye and the concept of privacy under the title of culture is emphasised, the difference in plan typologies is examined with visibility graph analysis. In conclusion, it has been determined that housing cooperatives, which started as a solution to the housing problem, are followed in Afyonkarahisar city with a 20-year difference from Ankara but with similar periods. This study also investigated the concept of privacy through camekan doors and circulation diagrams by analysing the private/public distinction in the floor plans. As a result, it was observed that the use of camekan doors was less common in the housing cooperatives in Afyonkarahisar after 1980, and in the context of the circulation scheme, there was a privatisation not only for guests but also among the users of the house by ensuring the separation of common and private areas.

6.
Termal Turizm Kapsamında Çiftehan Kaplıcalarının Rekabetçilik Analizi
Competitiveness Analysis of Çiftehan Hot Springs within the Scope of Thermal Tourism
Selçuk Avderen, Mehtap Eter
doi: 10.5505/gpts.2023.08108  Sayfalar 114 - 125
Sağlık turizminin alt bileşeni olan termal turizm, özellikle fizik tedavi gerektiren rahatsızlıklarda, ameliyat gerektirmeyen ağrısız ve alternatif kür uygulamaları ile bölgelerin kalkınmasında önemli rol oynamaktadır. Termal turizmde; mevsimsellik özelliği olmaması, 20 dereceden daha yüksek su sıcaklığı olması, uzun süreli konaklama imkânı sunabilmesi ve romatizmal hastalıkların tedavisi için ileri yaş turistlerin daha çok tercih etmesi termal turizmi diğer turizm türlerinden farklı kılarak, talebi giderek artırmaktadır. Bu nedenle Türkiye termal turizm açısından önemli bir merkez konumundadır. Bu çalışmada, Niğde'nin Ulukışla İlçesi'ne bağlı Çiftehane Kaplıcalarının, Micheal Porter'ın elmas modelinden yararlanılarak termal turizm açısından rekabet analizi yapılmış ve rekabet gücü tespit edilmeye çalışılmıştır. Bu kapsamda birincil ve ikincil veri kaynaklarından yararlanılmıştır. Çalışmanın birincil verileri Nisan-Mayıs 2023 tarihleri arasında toplanmıştır. 12 turizm işletmesini temsilen birer kişi, kamuda çalışan üç kişi, bölgede bulunan esnaflardan beş kişi olmak üzere toplam 20 kişi ile görüşme yapılmıştır. Her bir görüşme yaklaşık 45 dakika sürmüştür. Görüşmelerden elde edilen bulgulara dayalı olarak yapılan analiz sonucunda, Çiftehan'ın termal turizm alanındaki rekabet gücünün orta düzeyde olduğu belirlenmiştir. Son olarak Çiftehan'ın rekabet üstünlüğü elde etmesi için çeşitli öneriler sunulmuştur.
Thermal tourism, a sub-component of health tourism, plays a significant role in the development of regions, especially in cases requiring physical therapy, with non-surgical, painless, and alternative treatment applications. Therefore, Turkey holds a significant position as a center for thermal tourism. Thermal tourism's independence from seasonal constraints, having a water temperature higher than 20 degrees Celsius, the ability to provide long-term accommodation, and the preference of older tourists for the treatment of rheumatic diseases distinguish thermal tourism from other types of tourism. Therefore, it sets thermal tourism apart and gradually increases the demand for it.This study applies Porter's diamond framework to thermal tourism. The competitive advantage of Çiftehan hot springs in Ulukışla District of Niğde was tried to be determined by making a competitive analysis. In this context, primary and secondary sources of data were examined. The primary data collection for the study collected between April and May 2023, involving interviews with a total of 20 individuals. These interviews included one representative from 12 tourism businesses, three individuals from the public sector, and five people from local tradesmen in the region. Each interview lasted approximately 45 minutes. Based on the analysis of findings from these interviews, it was determined that Çiftehan's competitiveness in the field of thermal tourism is at a medium level. In conclusion, various recommendations have been proposed to assist Çiftehan in enhancing its competitive edge in the realm of thermal tourism.

7.
Doğal Afetler ve Turizm Konulu Makalelerin Bibliyometrik Analizi
Bibliometric Analysis of Articles on Natural Disasters and Tourism
Vedat Yiğitoğlu
doi: 10.5505/gpts.2023.25743  Sayfalar 126 - 139
Bu araştırmanın amacı, doğal afet ve turizm konularını birlikte dikkate alan bilimsel çalışmaların mevcut durumunu ve değişimini kapsamlı bir şekilde ortaya koymaktır. Elde edilen sonuçlar, doğal afet konusunun turizm açısından daha iyi anlaşılması bakımından önemlidir. Araştırma verileri “doğal afet*/doğal tehlike*” ve “turizm/ağırlama” anahtar kelimeleri kullanılarak belirlenmiştir. Veri analizi bibliyometrik analizle gerçekleştirilmiştir. Yazındaki birçok bibliyometrik çalışmadan farklı olarak en popüler veri tabanları olan Web of Science ve Scopus veri tabanları birlikte kullanılmıştır. Bu kapsamda belirlenen makaleler yayın yılı, yazar, atıf, kaynak, ülke ve anahtar kelime bakımından incelenmiştir. Araştırma sonunda toplam 722 makale olduğu, son beş yılda yayın sayısının üç kat arttığı belirlenmiştir. Araştırma konuları bakımdan değerlendirme yapıldığında son yıllarda iklim değişikliğiyle birlikte karanlık turizm, dayanaklılık ve destinasyon konularının ön plana çıktığı ortaya çıkmıştır. Bununla birlikte doğal afet ve turizm konusunda önemli bir ülke olan Türkiye’de yapılmış araştırma sayısının çok az olduğu anlaşılmıştır. Araştırma sonuçları doğrultusunda araştırmacılar, merkezi yöneticiler ve turizm sektör temsilcileri için çıkarımlar yapılmıştır.
The aim of this research is to comprehensively reveal the current status and change of the scientific articles that have taken into account the natural disasters and tourism topics. The results are important for a better understanding of natural disasters in terms of tourism. The data was collected using the keywords "natural disaster*/natural hazard*" and "tourism/hospitality". Bibliometric analysis was performed for data analysis. Different from many bibliometric studies in the literature, Web of Science and Scopus databases, which are the most popular databases, were used together. In this context, the articles were analyzed according to publication year, author, citation, source, country and keywords. At the end of the analysis, it was revealed that there were 722 articles in total and the number of publications increased approximately three times in the last five years. When evaluated in terms of research topics, it was determined that dark tourism, resilience and destination issues have become to the forefront with climate change in recent years. However, it was understood that the number of studies conducted in Türkiye, which is one of the most important countries about natural disasters and tourism, is very limited. Based on the findings, some implications have been provided for researchers, central administrators and representatives of the tourism sector.

8.
GlobalCover 2021 ve Corine 2018 Yılı Verilerine Göre Ege Bölgesi’nde Arazi Örtüsü Tiplerinin Dağılışının Belirlenmesi ve Karşılaştırılması
Determination and Comparison of the Land Cover Types in the Aegean Region According to Globalcover 2021 and Corine 2018 Data
Mehtap Bayrak
doi: 10.5505/gpts.2023.73745  Sayfalar 140 - 157
Fiziki faktörlerin (jeoloji, jeomorfoloji, iklim, hidrografya, toprak özellikleri ve bitki örtüsü) etkili olduğu arazi örtüsü dağılımı üzerinde ekolojik faktörler, sosyo ekonomik özellikler ve insan kökenli antropojenik değişkenler de etkili olmaktadır. Çalışmada Ege Bölgesi’nde, Avrupa Uzay Ajansı tarafından (ESA) üretilen WorldCover uydu verisi ve Avrupa Çevre Ajansı tarafından hazırlanan 2018 CORINE verileri kullanılarak bölgedeki arazi örtüsü dağılış özellikleri tespit edilmiş, ayrı veri tabanından hazırlanan iki farklı arazi örtüsü tiplerinde karşılaştırma yapılmıştır. WorldCover verisi 10 metre çözünürlükteki Sentinental-2 uydu görüntüsünden hazırlandığı için arazi örtüsünün dağılımını detaylandırması bakımından tercih edilmiştir. Bu çalışma farklı veri tabanından üretilen uydu görüntülerine bağlı arazi örtüsü ilişkisinin belirlenmesi ve karşılaştırmalı analizinin yapılması amacıyla hazırlanmıştır. Arazi örtüsü tiplerini etkileyen faktörler açıklanmaya çalışılmıştır. Analizler sonucunda Ege Bölgesi arazi örtüsü türlerinin tespit edilmesinde kullanılan farklı iki verinin sayısal sonuçlarının bölge ve iller bazında uyum sağlamadığı gözlemlenmiştir. İki verinin de farklı çözünürlükte olması ve belirlenen arazi örtüsü tür sayılarının farklılık göstermesi sayısal çıktıların ve haritalardaki arazi örtüsünün alansal dağılışlarının da farklılaşmasına neden olmuştur. Bölgede arazi örtüsü tiplerinin dağılışında Jeomorfoloji başta olmak üzere, iklim özellikleri, hidrografya ve nüfus özellikleri etkili olmuştur.
Landforms in the Aegean Region vary in the west-east and north-south directions at short distances. The difference in morphological structure has diversified the land cover and revealed different land use types. Global, regional and local factors affecting land cover have also shown variability in the Aegean Region. Physical factors (geology, geomorphology, climate, hydrography, hydrography, soil properties and vegetation cover) are effective on land cover distribution and ecological factors, socio-economic characteristics and anthropogenic variables of human origin are also effective on land cover distribution. In this study, the land cover distribution characteristics in the Aegean Region were determined by using the WorldCover satellite data produced by the European Space Agency (ESA) and the 2018 CORINE data prepared by the European Environment Agency (EEA), and a comparison was made in two different land cover types prepared from separate databases. Since the WolrdCover data was prepared from the Sentinental-2 satellite image with a resolution of 10 metres, it was preferred in terms of detailing the distribution of land cover. This study was prepared to determine and comparatively analyse the land cover relationship based on satellite images produced from different databases. Factors affecting land cover types were tried to be explained. As a result of the analyses, it was observed that the numerical results of two different data used in determining the land cover types of the Aegean Region were not harmonised on the basis of region and provinces. The different resolution of the two data and the difference in the number of land cover types determined caused the spatial distribution of the land cover in the numerical outputs and maps to differ. Geomorphology, climate, hydrography and population characteristics, especially geomorphology, have been effective in the distribution of land cover types in the region.

DERLEME
9.
Türkiye’nin Tanıtımında Türk Dizilerinin Bölgesel Başarısı
Regional Success of Turkish Tv Series in Promoting Turkey
Eser Çapık, Murat Ali Dulupçu
doi: 10.5505/gpts.2023.46855  Sayfalar 158 - 175
Dünyada ABD’nin ardından en önemli dizi ihracatçısı konumunda olan Türkiye’nin dizi ihracatı, son yıllarda Orta Doğu’dan Avrupa’ya Afrika’dan Güney Amerika’ya kadar uzanan geniş bir coğrafyaya ulaşmıştır. Yüksek üretim değeri, yoğun ve genellikle sürükleyici hikayeleri, aile, dostluk ve aşk gibi evrensel temaları ele aldığı cesur hikâye anlatımı, coğrafi sınırların ötesindeki izleyicilerde yankı uyandıran düşünceli içerikler, yüksek yapım kalitesi, seyircinin merakını canlı tutan olaylar zinciri üzerine kurulması, oyuncuların bir araya gelmesinden oluşan sinerji, karakterlerin tasarımı, dizilerin duygulara dokunması gibi Türk dizilerinin başarı sebepleri olarak değerlendirilebilir. Türk dizileri, özellikle Ortadoğu, Balkanlar ve Türk dilinin konuşulduğu Asya ülkelerinde çok popüler olurken, tarihsel bağlar, ortak gelenekler ve paylaşılan kültürel kimliklerle de birçok farklı bölge ile de yakınlık kurmaktadır. Nitekim Türkiye’nin kültüründen doğan, birbirinden farklı kültürlere sahip yakın ve uzak birçok coğrafyada derin etkiler bırakan, doğu batı sentezi oluşturan Türk dizileri aracılığıyla Türkiye, önemli bir turizm merkezi haline gelme başarısı göstermiştir. Nitel araştırma yöntemlerinden literatür taramasından yararlanılan bu çalışmada Türk dizilerinin başarısı dört ayrı bölge halinde tüm detayları ile ele alınarak, dizilerin ihraç edildiği bölgelerin ülke turizmine etkisi değerlendirilmiştir. Çalışma bu yönüyle ele alınan diğer çalışmalara ışık tutma özelliğine sahiptir.
As the most important TV series exporter in the world after the USA, Türkiye's TV series exports have reached a wide geography extending from the Middle East to Europe, from Africa to South America in recent years. High production value, intense and often exciting stories, brave storytelling that deals with universal themes such as family, friendship and love, thoughtful content that resonates with audiences beyond geographical borders, high production quality, a chain of events that keep the audience's curiosity alive, the synergy created by the actors coming together, the design of the characters, and the emotional touch of the series can be considered as the reasons for the success of Turkish TV series. While Turkish TV series have become very popular especially in the Middle East, the Balkans and Asian countries where the Turkish language is spoken, they have also established proximity with many different regions through historical relations, common traditions and shared cultural identities. As a matter of fact, Türkiye has succeeded in becoming an important tourism centre through Turkish TV series, which are born out of Türkiye's culture, leave a deep impact on many geographies near and far with different cultures, and create an East-West synthesis.In this study, which utilizes literature review as one of the qualitative research methods, the success of Turkish TV series is discussed in four different regions in detail and the impact of the regions where the TV series are exported on the country's tourism is evaluated. In this respect, the study has the feature of shedding light on other studies.

LookUs & Online Makale